İÇİMİZDEN BİRİ; KARADENİZ PASTANESİ AHMET USTA

TATLI YİYELİM TATLI KONUŞALIM Yüzyıllardır bu topraklarda atalarımızın tecrübelerini anlatan ve söylene gelen sözler vardır. Bunlardan birisi de başlıkta yazdığım "Tatlı yiyelim, tatlı konuşalım"dır. Geçmişte sorunların çözümü için önce tatlı yenir, görüşmelere sonra başlanırmış. Bayramlarda elimizi öpüp bayramlaşmak isteyen çocuklara şeker ve çikolata ikram eder, evimize gelen misafirler içinse baklava bulundururuz. Kız isteme etkinliğinde kız evine çiçekle birlikte çikolata veya lokum götürülür. Yaşadığımız bu topraklarda şeker ve tatlı her zaman barışı ve gelecekteki mutluluğu simgelemiştir. Tatlı yemiş, çevremize tatlı bakmış, tatlı davranmış, tatlı konuşmuş ve tatlı dinlemişiz. Tatlı hayaller kurmuş ve gerçekleşmesi için çaba göstermişiz. Bugün konuğumuz Sökelilere uzun yıllardır tatlı ürünleriyle hizmet veren Ahmet Kalay. Bundan 30 yıl önce yani 1992 yılında Karadeniz pastanesini kuran, işleten ve orada binlerce tatlı ürün imal eden Ahmet Kalay tatlı dili ve sıcak Karadeniz şivesiyle "Hoş geldiniz" dedikten sonra tatlı ikram etmek istedi. Ahmet ustanın damak çatlatan tatlılarını yedikten sonra dünyayı unutabiliriz düşüncesiyle tatlıyı konuşma sonrasına bıraktık ve sıcak çaylarımızı içerek sohbetimize başladık. Ahmet Usta, aslen Rize'nin Çamlıhemşin ilçesinden. Bilmeyenler için belirteyim; dünyaca ünlü Anzer Balı'nın üretildiği Ayder yaylası bu ilçe sınırları içerisindedir. Her ne kadar doğal güzelliği gidenler için çekici olsa da yaşam zordur. Yaşamın zorluğunu ve köyünde kendisi için gelecek olmadığını çok erken anlayan Ahmet, henüz 12 yaşındayken akrabası ve ustası Niyazi Kalay'ı uzun uğraşılar sonucunda ikna etmiş ve peşinden Denizli'ye gelmiş. Çırak olarak başladığı meslek hayatında, azmi ve isteği sayesinde 9 ay gibi kısa bir sürede ustalığa yükselmiş. Ustasının 1982 yılında İncirliova'da bir pastaneye ortak olmasıyla onunla birlikte İncirliova'ya gelmiş. Yaklaşık 10 ay kadar sonra ustasının Nazilli de başka bir pastaneye geçmesi sonucunda onun hissesini devralmış ve çalıştığı yere 14 yaşındayken ortak olmuş. Yaşının genç olması nedeniyle ortaklığı yürütememiş. Bursa'ya gitmiş, Nazilli'ye gitmiş buralardaki pastanelerin üretim bölümlerinde hem çalışmış hem de tecrübesini artırmış. Askerlik sonrası kısa bir süre İzmir de kalmış ve sonra Kuşadası'nda bir otelde çalışmaya başlamış. Otelin büyük olması nedeniyle pasta ürünleri mutfağında çalışan sayısı da fazlaymış. Bir gün hazırlanan ürünleri beğenmeyen Ahmet usta tüm hepsini imha ettirmiş ve hamurun ve diğer malzemelerin yeniden hazırlanmasını söylemiş. Bunu duyan otel patronu hemen mutfağa gelerek hazır ürünleri neden imha ettiğini sormuş. Ahmet usta "Bu otel sizin ve müşteriler de sizin misafiriniz. Bizim hazırladığımız ürünler ne kadar iyi olursa misafirleriniz o kadar memnun kalır ve seneye de hem kendileri gelir hem tanıdıklarını getirir. Ama hazırladığımız ürünler kötü olursa müşteriler memnun olmaz, siz memnun olmazsınız. Burada çalışanların hatasından dolayı çalıştığım yerin zarar etmesini istemem. Bu mutfaktan çıkan ürün eğer kendimin yiyeceği kadar kaliteli değilse o ürünün bu mutfaktan çıkmasına müsaade edemem" demiş. Bu anlayış ve tavır otel sahibinin ve eşinin çok hoşuna gitmiş ev Ahmet ustayı takdir etmişiler. Ahmet ustanın bu düşünce ve uygulaması kendi işyerinde de devam etmiş. Bursa veya İzmir de dükkan açmayı düşünen Ahmet usta buralarda uygun bir yer bulamayınca Söke'ye gelmiş ve 1992 yılında Karadeniz pastanesini açmış. Sökeli dostlarına ve müşterilerine 30 yıldır aynı yerde aynı lezzeti sunan Ahmet usta artık emekliliği düşünmeye başlamış. Hedefi, sahibi olduğu 5 dönümlük bahçeye bir ev yapıp toprakla uğraşmak. Şimdiden yetiştireceği ürünler için ata tohumları toplamaya başlamış bile. Uzun yıllardır süren aynı lezzetin devam edebilmesi için oğlu Caner'i yetiştirmiş. İşyerinin mutfağında baba ve oğlu birlikte çalışırken görmek gurur verici. İki ustanın birlikteliği neticesinde ürün çeşitlerine yeni bir ürün eklemişler. Yok satan ürünün adı "Sosyete". Nasıl bir tatlı olduğunu buradan yazmayacağım fotoğraflardan bakabilirsiniz. Fotoğrafı gördükten sonra ilk fırsatta Karadeniz Pastanesinin yolunu tutacağınıza da eminim. Karadeniz pastanesinde sütlü ve hamur tatlılarının tümü mevcut. Özel günler için sipariş aldıklarını ve ürünlerinde kesinlikle doğal şeker kullandıklarını belirten Ahmet usta "30 yıldır bu dükkandan içeriye tatlandırıcı ya da şurup gibi bir malzeme girmedi, girmez de. Yıllar önce söylediğim gibi kendimin ya da ailemin yemeyeceği bir ürünü müşterilerime veremem" diyor. Pazar günleri hariç her gün sabah 5.30 da açılan Karadeniz pastanesi gece 24.00 e kadar Sökelilere hizmet veriyor. Pazar günleri açılış saati 10.00 civarında oluyor. Sabahları simit, poğaça, börek ve çay kahvaltı yapmak isteyenler için saat 6.30 dan itibaren hazır. İsterseniz orada yiyebilir isterseniz paket yaptırabilirsiniz. Dostlarınızla bir görüşmeniz mi var? Tatlı yiyip tatlı konuşacağınız yer Karadeniz pastanesi. Akşam eşiniz, dostunuz ya da çocuklarınızla yürüyüşe mi çıktınız, Karadeniz pastanesinde kendi imalatları  12 çeşit dondurma var. Tekrar belirteyim hepsi doğal şekerden ve mevsim meyvelerinden üretilmiş. Tatlı sohbetimiz yaklaşık 3 saat sürdü. Gelen ikramlar muhteşemdi. Sadece Sosyete'yi tadamadık çünkü yok satıyormuş. Eğer içiniz de bu ürünü tadan varsa paylaşımın altına yorumunu yazabilir. Lütfen başka pastanelerle karıştırmayın. Karadeniz pastanesi Söke lisesinin tam karşısında. Başka şubesi yok. Karadeniz pastanesinin ürünlerinden yiyin ki ağzınızın tadı bozulmasın.. SABİH GÜZEL